Atatürkü anlamak hatırlamak

von Aytürk
A+A-
Reset

Ebediyete intikalinin 87. Yıldönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmet ve saygıyla anıyorum.

Bize ne oluyor.

İslami inanç içerisinde olduğunu bildiğim benimle birlikte secdeyi rahmana giden bazı dostlarımdan Türk büyüğü Osmanlı’nın yetiştirdiği kahraman Türk subayı, Türkiye’mizin ilk Cumhurbaşkanı Millet meclisimizin kararıyla maraşallık ünvanıyla ödüllendirilen Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret eden, arkadaşlarıma kafanızı kaldırın, birileri ki fikir dünyası dışarıda olanların ırmağından içmeyiniz. Kendimiz olalım araştırıp öğrenelim.

Ben 45 yıldır Almanyadayım, burada çok sayıda Alman, İtalyan, Yunan. Polonyalı ve ismini yazamadığım ülkelerden iş arkadaşım  komşularım oldu. Hiç birinden kendi ülkelerinin tarihi büyüklerini  ne yerdiklerini küfür ettiklerini duymadım.

Bize ne oluyor. Ülkemize hizmet edenlere, ölmüşlerimize  vefalı, saygılı olalım. Millet olarak vefalı kadirşinas milletiz. Ecdatımıza sahip çıkalım onları gelecek neslimize sevdirelim. Bize bu yakışır.

Almanya Türk Federasyon ve Türkiye Ülkü Ocakları eski genel başkanlarından Avrupa Türk İslam Birliği’nin  (ATİB) kurucularından Ali Batman  başkanım ağabeyimin Atatürk’ü anlamak 10 Kasım tarihinde düşüncelerini bize anlattı.

Atatürkü anlamak hatırlamak

Bizim kuşaktan olanlar iyi bilirki çocukluk ve gençlik çağlarımızda toplumumuzda Atatürkle ilgili gruplaşmalar kelimenin tam anlamıyla İfrat ve Tefrit noktasındaydı.Ülkücüler olarak çok şükür ki birçok konuda olduğu gibi gibi bu konuda da „Mutedil“dik.Şüphesiz ki ćoģunlukla Atatürk aleyhindeki çevrelerden daha ćok etkileniyorduk.Ama araya giren yıllar araştırmalarımıza dayalı artan bilgilerimiz ve olgunlaşan yorumlarımızla yüzeysel bakışı iyice terkedenlerimiz nihayet Atatürk hakkındaki sağlıklı kanaate varabildiler.Şahsen benim bu konuda en iyi kriter olarak göstereceģim kaynak Değerli Ağabeyimiz Taha Akyol beyin: Ama Hangi Atatürk adlı eseridir.

Bendeniz de Atatürklü yılları 3 e ayırırım.

Bir: Savaş Yıllarında Atatürk.

Eleştirilecek yanları  olsa dahi, en mükemmel ve kahramanca, Liderlik kabiliyetiyle en önde olduğu yıllar bu dönemdir.

İki: Cumhuriyeti kurduğundan vefatına kadarki yıllar.

Bir taraftan çok çok olumlu zihniyet atılım ve çalışmalar olmuştur. Çok yönlü ve saymakla bitmeyecek iyi işler. Diğer taraftan Toplumun bazan  dini inançlarıyla karşıkarşıya gelen,alışkanlıklar ve kafalarda oluşmuş konforlara ters düşen uygulamalar. Şüphesiz ki ciddi hatalar da yapılmıştır. Rahmetli Prof.Erol Güngör beyin eserleri bu konuyu sosyolojik yönden güzel incelemiştir. Sanırım bunu hepimiz paylaşırız. Bugün önemli olan hem bu hataları görüp tekrarlamamak ama hem de hayırlı çalışma ve çabaları takdir edebilmektir. Eleştirilecek Atatürk dönemi de bu  dönemdir.

Üç:Ölümünden sonra Atatürkçü geçinenlerin ağzından tanıtılan Atatürk.

İşte problem burda. Bizim muhafazakar çevrelerin diline doladığı Atatürk’de Atatürkü peygamber diye niteleyen adıyla Ezan uyduran İFRAT takımı sevabıyla günahıyla gerçek Atatürkün üstüne bir tül olmuşlar ve onyıllardır tarafların enerjisi bu iki aşırı ucun karşılıklı sathı kavgalarında tükenmiş ve boşa harcanmıştır.

Artık bunlar bitmeli. Tarihi kişileri ve olayları yerli yerine oturtmalı ve sağlıklı sonuclara varmalıyız. Gelecekte olsun hala enerjimizi boşa harcamamalıyız. Uzun yıllardır Avrupada bulunan kardeşiniz olarak derim ki: Bu iş tam bir horoz döğüşünü andırıyor taraflar havanda su dövüp duruyor enerjiler boşa gidiyor. Gerçekten eller nereye giderken biz hâlâ nelerle uğraşıyoruz.

Orta çizgiyi bu konuda da koruyalım derim. Atatürk’ün artılarını daha fazla gördüğüm için de hayırla anıyor Allah’tan taksiratını affederek O’na rahmet eylemesini niyaz ediyorum.Selam ve Sevgilerimle.

Atatürkü anlamak

Bizim kuşaktan olanlar iyi bilirki çocukluk ve gençlik çağlarımızda toplumumuzda Atatürkle ilgili gruplaşmalar kelimenin tam anlamıyla İfrat ve Tefrit noktasındaydı.Ülkücüler olarak çok şükür ki birçok konuda olduğu gibi gibi bu konuda da „Mutedil“dik.Şüphesiz ki ćoģunlukla Atatürk aleyhindeki çevrelerden daha ćok etkileniyorduk.Ama araya giren yıllar araştırmalarımıza dayalı artan bilgilerimiz ve olgunlaşan yorumlarımızla yüzeysel bakışı iyice terkedenlerimiz nihayet Atatürk hakkındaki sağlıklı kanaate varabildiler.Şahsen benim bu konuda en iyi kriter olarak göstereceģim kaynak Değerli Ağabeyimiz Taha Akyol beyin: Ama Hangi Atatürk adlı eseridir.

Bendeniz de Atatürklü yılları 3 e ayırırım.

Bir: Savaş Yıllarında Atatürk.

Eleştirilecek yanları  olsa dahi, en mükemmel ve kahramanca, Liderlik kabiliyetiyle en önde olduğu yıllar bu dönemdir.

İki: Cumhuriyeti kurduğundan vefatına kadarki yıllar.

Bir taraftan çok çok olumlu zihniyet atılım ve çalışmalar olmuştur. Çok yönlü ve saymakla bitmeyecek iyi işler. Diğer taraftan Toplumun bazan  dini inançlarıyla karşıkarşıya gelen,alışkanlıklar ve kafalarda oluşmuş konforlara ters düşen uygulamalar. Şüphesiz ki ciddi hatalar da yapılmıştır. Rahmetli Prof.Erol Güngör beyin eserleri bu konuyu sosyolojik yönden güzel incelemiştir. Sanırım bunu hepimiz paylaşırız. Bugün önemli olan hem bu hataları görüp tekrarlamamak ama hem de hayırlı çalışma ve çabaları takdir edebilmektir. Eleştirilecek Atatürk dönemi de bu  dönemdir.

Üç:Ölümünden sonra Atatürkçü geçinenlerin ağzından tanıtılan Atatürk.

İşte problem burda. Bizim muhafazakar çevrelerin diline doladığı Atatürk’de Atatürkü peygamber diye niteleyen adıyla Ezan uyduran İFRAT takımı sevabıyla günahıyla gerçek Atatürkün üstüne bir tül olmuşlar ve onyıllardır tarafların enerjisi bu iki aşırı ucun karşılıklı sathı kavgalarında tükenmiş ve boşa harcanmıştır.

Artık bunlar bitmeli. Tarihi kişileri ve olayları yerli yerine oturtmalı ve sağlıklı sonuclara varmalıyız. Gelecekte olsun hala enerjimizi boşa harcamamalıyız. Uzun yıllardır Avrupada bulunan kardeşiniz olarak derim ki: Bu iş tam bir horoz döğüşünü andırıyor taraflar havanda su dövüp duruyor enerjiler boşa gidiyor. Gerçekten eller nereye giderken biz hâlâ nelerle uğraşıyoruz.

Orta çizgiyi bu konuda da koruyalım derim. Atatürk’ün artılarını daha fazla gördüğüm için de hayırla anıyor Allah’tan taksiratını affederek O’na rahmet eylemesini niyaz ediyorum.

Doğan Tufan

Fotoğraf: Ali Batman 

DİĞER HABERLER